Rüyamda gerçekte tanımadığım ama rüyada yeni tanıdığım bi matematik öğretmeni ile nişan arefesindeymişim. Evlenince yurtdışında bi yerde yaşayacakmışız. Bilmediğim bir iş yerinde çalışıyormuşum orda çalışan kişilerin arasında ikiz genç kızlar vardı, bikaç da genç erkek vardı ve nedense belli etmemeye çalışıyolardı ama benim o öğretmenle nişanlanmamı istemiyorlardı üzülüyolardı. Sokağa çıktım akşamdı. Nişanlanacağım kişiyi biriyle tavla oynarken gördüm sokakta. Uzaktan yüzüne baktım bi süre. Kendi kendime acaba sevebilir miyim diye konuştum yok içime sinmiyodu bi türlü. Eve gittim nişanlanacağım kişinin annesi geldi elinde yuvarlak büyük tepsi vardı üstğnde üzeri kapalı bi sürü yemekler. Anneme bi odada ben vazgeçtim nişanlanmayacağım dedim. O kişinin annesi o kdr ısrar ediyodu ki nişanlanmam konusunda sürekli peşimdeydi nereye gitsem geliyordu. İş yerinden sokağa çıkmadan önce de iş yerine gelmişti orda da tartıştım. İkiz kızlardan birine bunlar ikiz değil mi dedi evet ikiz diye tersledim. Eve geldiğinde de tartışıp yolladım istemiyorum nişanlanmak tamam git dedim şaşırdı gitti. Babam geldi sonra annem söyledi vazgeçti diye babam duyunca rahatlamış gibi oldu yüzü. Hadi sizi gezmeye çıkarayım dedi arabaya bindik kız kuzenim de vardı. Çalıştığı yeri gösteriyormuş bize bağ bahçe vardı bi sürü normalde öyle bi yerde çalışmıyo. Bakın bi sürü çiçek var hadi alın bikaç tane dedi gülerek, sağ tarafıma baktım nemli yeni kazılmış toprağın üstünde küçük küçük gül fidanları vardı 5 tane ama üzerinde çok gül vardı ve güller şahane açmıştı pırıl pırıldı. 4 fidanda pırıl pırıl sarı gül doluydu. 1 tanesinde sadece tek bir kırmızı gül vardı. Kırmızı da çok güzeldi ama tek bitane olduğu için kıyamadım dursun diye koparmadım. Sarı gülün bitanesini daldan kopardım kız kuzenin arkamda ayaktaydı ona verdim uyandım.