Bi otomobildeydim. İş yerine varıyoruz ama okul gibi burası. İndikten sonra pantolon yerine etek giydiğimi farkettim. Yanımda pantolonun yedeği olmadığını hatırladım. Eve gidip geri dönmek uzun sürecekti bu yüzden arka sıralarda kimseye farkettirmeden oturmaya karar verdim.
Sonra tuvalete gittim. Bi masa ve üzerinde kutu vardı. Merak edip kutuya baktım. Üzerinde ismim yazıyor, kutu kontrol edilip öyle oraya bırakılmış. Askeriyede bunu böyle yapmak zorundalar diye düşünüyorum. Kutunun içinde bir poşet, poşette de bir kaç tane yün (hatırladığım kadarıyla mavi tonlarında) iplik vardı. Kim niye göndermiş, ne yapacağım onları bilmiyordum ama annemin ablamın işi diye düşünüyordum.
Sonra sarmal bir merdivenden elimde kilotla iniyordum. Bura tanıdığım tanımadığım kalabalık vardı, ne olduğunu hatırlamıyorum.
Derken annemle beraber tekrar okul askeriye ve iş yeri benzeri yerde bir araya geldik. Onun da tuvalete girmesi gerekti. Farklı yerlere doğru yürüyor diye ona kızıp, yeri bildiğimi benimle gelmesini söyledim. Karşı tarafta sıra vardı. Benim girdiğim tuvaletin kapısını açtık içeriye girdik. Kapıyı kapatacağımız sırada dışarıdan biri bir şey söyledi, hatırlamıyorum. Arkamı dönüp baktığımda kadın erkek karışık tuvalet içinde sıraya girmişlerdi. Geri çıktık.
Topluluğun olduğu bir yerdeydim. Belki yemekhane.. İşimiz bitti ve çıktık yine kim olduğunu hatırlamadığım birileriyleydim. Bir kadını, beyaz mini kamyonet içinde arkasındaki kasaya oturmuş gördüm. Kızıl küt dalgalı saçlı. Ne yapıyor bu orada diye biz garip garip bakarken, bize bir şeyler söyledi. Yapmazsa ilgililerin dikkatini çekmezmiş, ona göre bir grevdi.