Algoritma ayrıca araştırmacıların rüyaların cinsiyete, yaşa veya psikiyatrik duruma göre nasıl farklılaştığını analiz etmesine de olanak tanıyor. Genç Izzy’nin 13 yıla yayılan rüya günlüğü, genellikle sosyal kaygı ile ilişkilendirilen ergenliğe başladığı dönemde daha sık olumsuz duygular içeriyor. Benzer şekilde, travma sonrası stres bozukluğu teşhisi konan bir Vietnam Savaşı gazisinin rüya raporları, ortalamadan önemli ölçüde daha fazla saldırganlık içeriyor.
Aiello, “Rüyalar bize sadece bugün ne yaptığımızı değil, aynı zamanda kim olduğumuzu da anlatıyor” diyor. Rüya raporlarındaki kalıpların, süreklilik hipotezini destekleyerek günlük yaşamdaki kalıpları yansıttığını söylüyor. Harvard Üniversitesi'nde uyku psikiyatristi olan Robert Stickgold da çalışmanın rüyalar üzerinde otomatikleştirilmiş metin analizi kullanmanın "mükemmel bir örneği" olduğunu söylüyor. Ancak, demografik gruplar arasındaki belirgin rüya farklılıklarının aslında raporlama farklılıklarından kaynaklanabileceği konusunda uyarıyor. Örneğin; kadınların rüyaları erkeklerinkinden daha duygu yüklü olmayabilir ancak onları tanımlamak için daha duygu yüklü kelimeler kullanabilirler.