Simyada “İlk madde”yi elde etmek, tüm madenlerin türediği madde cevherini elde etmek değil, ruhsal varlığın ilk halini, yani maddi dünyada doğmadan önceki saf hali, saf şuur halini elde etmek anlamına gelir. Vitriol bir simya terimidir. Latince’de 7 sözcükten oluşan “Visita Interiora (Interiorem) Terræ (Tellus) Rectificando Invenies Occultum (Operae) Lapidem” cümlesindeki sözcüklerin baş harflerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuş sembolik bir ifadedir. Bu cümle Türkçe’ye “Dünyanın derinliklerini içini ziyaret et, arıtırken gizli taşı (felsefe taşı’nı) bulacaksın.” biçiminde çevrilir. Bu cümledeki yeraltına inme sembolizmiyle belirtilmek istenen, cehenneme iniş olarak ifade edilen deneyimdir. Arzın merkezi iç dünyamızdır; ve bilgelik içimizde yatmaktadır. Ezoteride Mecazen Felsefe Taşı her insanda vardır. Ona bir taşa benzediği için değil, sadece sabit özelliğinden dolayı taş denilir, ateşin etkisine karşı koymada herhangi bir taş kadar başarılıdır… Özelliği ruhsaldır. O bir ruh veya mükemmellik timsalidir. Akıl, tekamülün birincil aracıdır. Tekamülün amacı ise, hakikati aramaktır. İnsan, Tanrıya ulaşma yolunda büyük bir aleve dönüşebilecek kıvılcımı kendi varlığı içinde saklamaktadır. Önemli olan bu kıvılcımın ortaya çıkartılmasıdır. Bu felsefe taşıdır. Tekamül, her bireyin kendi kapasitesi ile sınırlıdır. Eski bir deyişle, Bilgi bir denizdir ancak her akil birey ondan, kendi elindeki kabın büyüklüğü kadar su alabilir. Aranan Felsefe Taşı, ötede beride değil, bizzat insanın içinde, gönlündedir.