Rüya görüşmeciliği yöntemi, insanların için olağanüstü bir aydınlanma ve şifalanma fırsatı sunduğu halde, bununla neden yalnızca bi kaç insan ilgilenir?
Bu sorunun cevabı oldukça basit; çünkü insanlar doğdukları andan itibaren “öğretme” denen dıştan yükleme türü eğitime tabi tutulurlar ve sistem onları bilginin dışardan alınacağına dair hipnotize eder. Böylece aslında alıcı/verici bir sistem olan insan mekanizması sadece tek yönlü çalışmaya başlar; cevaplar hep dışarda ve hazır sunulmalıdır insanlara. Bu hayat tarzı, dünya insanını tek yönlülüğe mecbur bırakır, içsel bilgeliğe uzanan diğer yönü kullanılmaya kullanılmaya pas tutar, yaratıcılık ve ayma kapasitesi ve bunun sağladığı doğal sevinç günden güne sönen bir ateş gibi ufalır.
Kullanılmayan uzuvlar beden bilgeliğince saf dışı kalırlar ve nesilden nesile giderek kaybolurlar.
Sibel Atasoy,